Bugün hiç adetim olmadığı üzere gazete yazarlarını gezdim. Birkaç yazarın gündemle ilgili yazısını okuduktan sonra Nureddin Yıldız’ın “Hangimizin ameli daha iyi olacak?” yazısına rastladım.
Yazıda “Kuvvet neye deniyorsa biz ona talip olmaya mecburuz” cümlesi aklıma kazındı.

• İmanda kuvvet,
• amelde kuvvet,
• bedende kuvvet,
• malda kuvvet,
• sözde kuvvet,
• basirette kuvvet,
• insanlar arasında itimatlı olmada kuvvet,
• planlamada kuvvet,
• aile içinde kudretli olmada kuvvet.

Hayatın bir çok noktasında, sadece dünyaya sadece ahirete dokunan değil arasındaki köprüyü de koruyarak her iki tarafı da düşünerek yaşamımızın anlamını özetleyecek türden bir yaklaşım.

Eğer Allah doğuştan bizi zeki yaratmışsa onu en iyi kullanmak mesuliyetindeyiz.

Eğer spor yapmak bedenimizi daha kuvvetli yapıyorsa bedenimizi kuvvetlendirmek için spor yapmaktan mesuluz.

Köyünü terk edip daha çok mal sahibi olarak mal açısından güçlü mü’min durumunda olabilecekse onu yapacaktır. Yapmazsa mesul olur.

“Olay”a bu açıdan baktığımızda sorumluluklarımızın ne denli geniş bir alana yayıldığını görebiliyoruz.

Sıkıntılı anlarımızda yılgınlığa düşmek, boşvermek yok. Nerede kaldıysak oradan ayağa kalkıp kuvvetli olmalıyız.

Yazının tamamını okumak isteyenler şu sayfaya bakabilirler.

Selametle